- tekellüf
- tekellüf Förmlichkeit f, Manieriertheit f
Türkçe-Almanca sözlük. 2013.
Türkçe-Almanca sözlük. 2013.
TEKELLÜF — Kendi isteğiyle külfete girmek, bir zorluğa katlanmak. * Gösterişe kapılmak. Özenmek. * Yapmacık hâl ve hareket. Zoraki hareket.(Üstadımız, tekellüf ve taazzumdan aslâ hoşlanmaz ve talebelerinin dahi tekellüf kaydından âzâde olmalarını emreder.… … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
tekellüf — is., esk., Ar. tekelluf 1) Zahmet veren bir iş görme, güçlüğe katlanma 2) Bir işi gösterişli bir biçimde yapmaya çalışma, özenme, gösteriş Birleşik Sözler teklif tekellüf … Çağatay Osmanlı Sözlük
teklif tekellüf — is. Samimi olmama, resmî olma durumu, teklifli olma Bir evlat için aramızda teklif tekellüf mü var? A. Mithat … Çağatay Osmanlı Sözlük
TECEMMÜŞ — Tekellüf etmek, özenmek … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
TEKELLÜFÂT — (Tekellüf. C.) Tekellüfler … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
teklif — is., Ar. teklīf 1) Yapması için birinden bir iş isteme 2) İncelenmek veya kabul edilmek için bir şey sunma, önerme, öneri Elbise değiştirmek teklifini bir kere de ben tekrar ettim. R. N. Güntekin Birleşik Sözler teklif tekellüf değişiklik teklifi … Çağatay Osmanlı Sözlük
MÜTEHALLİK — Bir huy edinen, huylanan. Huyu olmayan bir şey ile tekellüf edip o ahlâka alışan … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
MÜTEKELLİFÎN — (Mütekellif. C.) Zahmetli, külfetli iş tutanlar, tekellüf edenler … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
İKFAL — Kefil gösterme, tekellüf ettirme … Yeni Lügat Türkçe Sözlük